Hatırlayan Var mı? (Bizim Nesil? M.Ö kuşağı?)

  • Bir vakit; gençtik o vakit, Rialto 5:19 vardı. Her duyduğumda kalbim dağlanır, helak olurdum adamın acısına! Ne üzülürdüm be şimdi dinledim de yine o günlere döndüm. Sen git sevdiceğini ellerle bas, üzerine de böyle acıklı şarkı yap. Adam sevmiş be arkadaş! Bu, acıklı iyi geceler şarkısı...

  • Bu da mutlu son isteyenler için köpüklü bir İstanbul...

    (alternatifli son yaptım daha ne olsun.)

Yorumlar

  1. Gece değil de az önce dinleyebildim. Alternatifli son olayı iyi olmuş :)
    İnsanın diğerini mülkü olarak görmesidir bu türden şarkılara vesile olan. Öyle ki mülkün kendisi doğası gereği mülk sahibini mülksüzleştiremeyeceğinden zihinsel olarak alışılmadık bir durumla karşı karşıya olma durumu söz konusu: "Nasıl Aldatılırım?" iyi de o raddeye gelirken yani artık o son nokta yaşanana kadar neredeydi ilişki... Ben pek sevmem ilk şarkı türü şarkıları. Ama ikincisi gerçekten hoştu...

    YanıtlaSil
  2. @Vuslat: Mülkleştirme konusunda sonuna kadar katılıyorum. Her şeyi bitiren şey de budur aslında. Kıvamını tutturamamışlık bir de!
    Birinci şarkıyı severken kaç yaşımdaydım hatırlamıyorum bile. :)

    İkincisi ise İstanbul'dan sebep her daim sevilebilir şahsımca... İstanbul'u da deli gibi özlediğimi belirtmeden geçemiyciiim.

    YanıtlaSil
  3. İyi bir ara sevdigin yerlerin adını yaz resimlerini çekip göndereyim sana istanbuldan.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kör Hırsız Aşık

Karton Adam

Pazar Günlerinin Şahı; Eylül Ayının ilk Pazarı!